Osmanlı uyruğuna geçen İtalyan asıllı Gregoire’nin torunu ve Mustafa Kemal’in Harbiye’den arkadaşı Ömer Lütfü’nün eşi olan Corinne Hanım’a yazdığı ve bugüne kadar özellikle bir kısmı Türkçe’ye çevrilmeyen mektubu.
Peyami Safa’nın 1945 yılında ki mektuplarla ilgili yazı dizisi. Özellikle Peygamberimiz ile ilgili kısımlarını yayınlamıyor.
Peyami Safa’nın 1954 yılında Milliyet gazetesinde yayınlanan “Atatürk’ün Bir Kadına Mektupları” isimli yazı dizisinin 30 Kasım 1954 tarihli 10’uncu bölümünde M. Kemal Atatürk’ün Madam Corinne’e 20 Temmuz 1915’te Çanakkale’den gönderdiği mektubun tercümesi yer alıyor. Bu tercümenin bir yerinde şöyle yazıyor:
M. Kemal Atatürk’ün Madam Corinne’e gönderdiği 6 Mayıs 1916 tarihli mektup ;
‘Görüyorsunuz ya Madam, benim insanlarım şehit olmayı ararken de budalaca davranmıyorlar.
Peygamberimiz ne kadar bilgeymiş. İnsanların gerçek arzularını ne kadar iyi biliyormuş.
Bana gelince, çok yazık ki, bu inanmış insanların, Allah vergisi nitelikleri bende yok, ama bu nitelikleri desteklemeyi de hiç ihmal etmiyorum.
.
Çok garip bulduğum bir şey var. Erkeklere huriler ve başka güzel eğlenceler vaat eden Hazreti Muhammed, kadınlar için hiçbir taahhüde girmiyor. Bu duruma göre ölümden sonra erkekler, cennetteki kadınlara sahip olarak hoş vakit geçirirlerken, kadınların dayanılmaz hale düşecekleri anlaşılıyor. Öyle değil mi?
.
Gördüğünüz gibi Madam, dağdağalı ve kanlı bir yaşama alıştıktan sonra da insan, cennet ve cehennemden söz etmek ve hatta yüce Tanrı’yı bile eleştirmek için zaman bulabiliyor.
.
Madam, eğer Tanrımızı eleştirerek günaha girmemi önlemek isterseniz, çarpışmalar dışında kalan zamanımı, hangi meşgaleyle geçirebileceğim konusunda lütfen bana yol gösteriniz.”
M. Kemal Atatürk’ün Madam Corinne’e gönderdiği 6 Mayıs 1916 tarihli mektup
İLELEBET MİLLİ CUMHURİYET! 
Ben bu adam için okuduğum ve öğrendiğim herşey büyük bir yalandan ibaret olduğunu öğrendim. Kendisi gibi yaptı sanılan bütün kahramanlıklar dahil olmak üzeri herşeyi uydurma bir masal olduğunu öğrendim.
Nesi skandal anlayamıyorum. Hür bir beyin herşeyi eleştirebilir. Eleştiremiyorsa o kişilikten ne beklenebilir. Orda söylediği çok mantıklı bir yorum. Ayrıca Atatürk kadınlara düşkündü diyenler bunu bir eleştiri olarak söylemeleri gerçekten komik. Her erkek kadınlarla alakalıdır. Alakasız olursa bence sıkıntı vardır. Erkekler kadınlara düşkündür kadınlar da erkeklere. Tüm canlıların yaratılışında bu kilit noktadır. Eğer öyle bir yaratılışla can bulmasaydık dünya üzerinde nesiller oluşmazdı. Lütfen eleştirecekseniz adam akıllı konulardan eleştirin. Saygılar.
Senin ..edit..
*EDİT : Küfür
Atatürk her konuda olduğu gibi din konusunda da doğru yolu bulmuş.
🙂 yahu arkadaşlar yeter artık şu adamı çekiştirmeyin sonuçta oda bir insan hayatta ikileme düşebilir bizler düşmüyormuyuz ? bazen hayata yaradana isyan etmiyormuyuz.
M.Kemal’in kadınlara düşkün olduğunu gençlik yıllarında ne zamparalıklar yaptığını bilmeyen yok zaten. Bu kadına da yazmış işte 🙂 kendi halkının inancı ile alay ediyor. Dönemin oryantalist ve pozitivist bakışı, M.Kemal de o modaya uymuş o dönem.
Alay etmiyor. Seni gaza getirmişler alay ettiğini sanıyorsun..
Konuştugu kisinin bir hristiyan katoloik oldugunu yazmıyorsunuz gerizekaglı dinler arası diyalogtur bu kıza yazıyor işte 🙂 anlayın be 🙂 ahahaha
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE…
Ne mutlu Türküm diyene!